“…” Türk Basını
Bundan 15 yıl kadar önce Fenerbahçemizin Hollandalı yıldızı Pierre van Hooijdonk “Quality Turkish Media” yani “Kaliteli Türk Medyası” ifadesiyle Türk basınının seviyesini ironik bir şekilde belirtiyordu. Aradan geçen sürede Türk basınının gelişimi ve ulaştığı yeni seviye, özellikle de Fenerbahçe düşmanlığı sözkonusu olduğunda, kelimelerle ifade edilemiyor. Artık, arsızlıkta sürekli kendini aşma halini Türk basınının yeni normali olarak tarif etmek belki de en doğrusu.
Liglerin tekrar başlama sürecinde sadece son bir haftada karşılaştığımız manzara basının hukuk tanımaz ve fütursuz tavrını tekrar gözler önüne seriyor. Öyle ki, bu ortamda,
- Fotomaç’ın tam sayfa manşetinde Trabzon’un sözde 8’nci şampiyonluk hedefine atıf yapılması;
- Anadolu Ajansı’nın, futboldaki FETÖ yapılanmasıyla ilgili kısa videosunu sadece Fenerbahçe forması giymiş itirafçı iki futbolcunun içinde Fenerbahçe adının geçmesi dışında hiçbir değer taşımayan açıklamaları temeline oturtup, oluşturduğu algı;
- Sebebi sayı saymayı bilmemekten mi, arsızlıktan mı tartışılır; Aspor’da kullanılan “Trabzonspor bu sene 8’inci kez mutlu sona ulaşmak istiyor.” ifadeleri;
- Trabzon’daki yerel gazetelerin hukuk tanımayan manşetlerinin tırnak içinde TRT ve NTV gibi ana akım yayın organları hatta devlet kanalları tarafından paylaşılması gayet normal karşılanıyor.
Sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine dair kanunun sadece Fenerbahçe’nin cezalandırılması söz konusu olduğunda gündeme geldiği bir ortamdayız. Yeni normalimiz bu. Hem sahada hem masabaşında Fenerbahçe aleyhine yoğun mesai harcanan böyle bir zamanda maalesef hem saha içi hem de dışındaki tehditlere karşı uyanık olmak ve ona göre mücadele etmek gerekiyor. Allah Fenerbahçelilere sabır versin. Fenerbahçe düşmanlarını yeneceğiz, yenmeliyiz.